"KADININ YAŞI ELİNDEN ANLAŞILIR" SÖZÜ ORTADAN KALKIYOR

"KADININ YAŞI ELİNDEN ANLAŞILIR" SÖZÜ ORTADAN KALKIYOR
Hepimiz yaşlılığın gizli belirtilerini özellikle de bedenimizde oluşabilecek yansımalarını çok iyi biliyoruz.

Kişinin daha yorgun, daha sağlıksız görünmesine neden olan cildimizin ve yaşımızı açıkça ortaya koyan ellerimizin deformasyonunu ışık dolgusu ile ortadan kaldırmak artık mümkün!
Böylelikle ışık dolgusu sayesinde güzelliğimizden ödün vermeden ilerleyen yaşımıza karşı genç kalmayı başarabiliyoruz.
25 yaşında canlılığını kaybetmeye başlayan yüzümüzün 30’lu yaşlardan sonra kırışık ve çizgilerinde eklenmesiyle daha belirgin can sıkıcı sonuçlar doğurduğunu biliriz. Yaşın yanı sıra çevresel faktörlerinde etkisi olduğu bu belirtiler karşısında kısa sürede sonuç alınabilecek medikal tedaviler yoluna gitmek aynaya daha mutlu gözlerle bakmamızı sağlar. Anestezi ve Medikal Estetik Uzmanı Dr. Yasemin Hizarcı; “ışık dolgusunun yüzdeki deformasyonları gidermek amacıyla uygulanması sırasında yüzün üst, orta ve alt bölümlerinin birbirleriyle uyumlu olması oldukça önemli. Bu nedenle dolgunun oranına dikkat edilmesi gerekiyor. İçbükey olan yüz tiplerine dolgu uygulanarak düzeltme sağlanabilir. Dışbükey yüz tipini düzeltmek ise daha çok cerrahi bir uygulama gerektirir “ diyerek yapılan işlemlerde maksimum düzeyde sonuç alabilmek için doğru müdahalenin ne derece önemli olduğunun altını çiziyor. “KADININ YAŞI ELLERİNDEN ANLAŞILIR” SÖZÜ ORTADAN KALKIYOR!
Yapılan araştırmalar bireylerin yaşını vücuttaki bazı göstergelerin açıkça belli ettiğini ortaya koymaktadır. Bunlardan ilk sırada yer alacak seçeneklerden birisi de şüphesiz ellerimiz. Tıp dünyasında ışık hızıyla ilerleyen gelişmeler ellerimiz için de güzelliğe ışık tutarak yaşlanmaya bağlı ortaya çıkan kırışıklıkları ve lekeleri ışık dolgusu ile yok ediyor. Dr. Yasemin Hizarcı;
“Gözaltı ve göz çevresi deformasyonlarında kullanılan ışık dolgusu ile ellere uygulanan ışık dolgusunun içeriği neredeyse tamamen aynı olmasına rağmen hylauronik asit konusunda birbirlerinden farklılaşıyorlar. Hylauronik asit su tutma özelliği dolayısıyla çok fazla şişebilme özelliğine sahip olan bir madde. Gözaltı dokusunun anatomik özelliğinden dolayıhylauronik asit çok su tutup şiştiği noktada istenmeyen oranda bir şişlikle karşılaşılabilir. Bu nedenle hylauronik asidin iki yöntemdeki oranı farklı. Ellerde kullanılan ışık dolgusu yöntemi ise yüz cildine mezoterapi gibi uygulanabiliyor” diyerek el üzerindeki deformasyonlar için ışık dolgusunun tek bir seans uygulanmasının yetebileceğini; etkisinin ise enjeksiyon tip ve miktarına, kişinin cilt tipine, kırışıklığın derecesine bağlı olarak değişebileceğini dile getirdi.

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler
Bunlar da İlginizi Çekebilir